Nota ve Tarihçesi

Cevapla
AnarkhiA
Mesajlar: 14
Kayıt: 17 Ara 2014, 10:43
İletişim:

Nota ve Tarihçesi

Mesaj gönderen AnarkhiA »

Merhaba,

Zamanında yazmış olduğum, nota ve tarihçesi hakkında naçizane araştırmam...

Türkler İslamiyetle birlikte “ebced notası” ile tanışıp kullanmaya başladı. Üçüncü selim döneminde şeyh Abdülbaki Nâsır dede ve Hamparsum limonciyan 2 farklı nota yazım sistemi geliştirdi. Bunlardan Hamparsum nota yazım sistemi daha pratik ve kullanımı kolay olduğundan daha fazla yayıldı. 20. yy ın başlarına kadar kullanıldı. Cumhuriyet döneminde Hüseyin saadettin arel(müzisyen), Suphi ezgi(doktor) ve Salih murat uzdilek(fizyolog)’in ortak çalışması ile şu an kullandığımız Türk müziği ses ve aralık sistemi oluşmuştur. Kısaca bu sisteme Arel-Ezgi-Uzdilek sistemi de denilmektedir.

Batı müziğinde nota, bir sekizliğin 12 eş parçaya bölünmesinden oluşan tampare olarak adlandırılan bir sistemdir.

Türk müziğinde ise nota, bir sekizlinin 24 eş olmayan parçaya bölünmesinden oluşan sistemdir. Mesela do ve re arasında 9 eş olmayan parça vardır. Ve bu parçaların en ufak birimine koma adı verilmektedir.

  1. ve 6. asırda romalı alim “Boethius” (ms 480-524) notalara harf sistemi ile isim vermiştir.
    A:la B:si C:do D:re E:mi F:fa G:sol.

Fakat bu şekilde nota adlandırımı tizlik-pestlik ve süre değerlerini ifade etmede yetersiz kaldığından zamanla müzisyenleri yeni arayışlara itmiştir.

Bugun kullandığımız nota adları 11. yy’da yaşamış olan italyan müzisyen ve papaz olan “Guido d’arezze” tarafından bulunmuştur. Nota adları Yahya peygambere itafen yazılmış bir ilahinin (Sante Ionhanne) ilk kelimelerinin ilk hecelerinden alınmıştır;
ut queant laxis
resonare fibris
mira gestorum
famuli tuorum
solve polluti
labii reatum
sancte ıohannes…

türkçesi;
ey aziz yahya,
bozulmuş ümmetinin ardından,
kötülüğü kaldır ki,
hançerlerini titreterek
senin hayret verici amellerini(iş)
yad etsinler.

Cevapla

“Müzik Tarihi” sayfasına dön